Korkusuz

Bu iş nasıl olacak?

Bu iş nasıl olacak?
Ayasofya bugün resmen camii olacak.

Anayasa Mahkemesi CHP’nin Barolar Düzenlemesi’yle ilgili itirazını reddetti.

CHP “Sosyal Medya ile ilgili düzenleme yasallaşırsa Anayasa Mahkemesi’ne gideriz” dedi.

Sosyal medya da kontrol altına alındıktan sonra ne kalır bilemem ama sıra kesin olarak muhalif medyaya ve muhalif gazetecilere gelecek.

Bakalım o zaman muhalefet partileri seslerini halka nasıl duyuracak?

Merak etmeyin AKP geriye ne kaldıysa kendi projelerini uygulamayı sürdürecek.

AKP’ye göre Cumhuriyet’in 100. Yıl dönümüne kadar her şey bitmeli.

Bunun için baskın bir seçimle muhalefetin sesi toptan kasılmalı, milli ve dini duyguların kabartıldığı bir ortamda Erdoğan’ın anayasal yetkileri artırılmalı, içerde ve dışarda AKP kendi ideolojik tercihlerine uygun her şeyi yapabilmeli.

İyi de nasıl?

İçeride şimdiye kadar olduğu gibi zorla olabilir ama dışarda imkansız.

Neden mi?

Sizce bir ülke kaç cephede savaşabilir ?

Şu saatte Türkiye’nin Suriye, Irak, Libya, Katar ve Somali’de fiilen askeri var.

Şimdi gelin abartı bir senaryo yazalım.

Suriye, Rusya ve İran, İdlib’teki durumu bahane ederek Türk Ordusu’na karşı kapsamlı bir saldırı başlattı.

Aynı anda Mısır, Rusya, BAE, Fransa ve Suudi Arabistan Libya’da bulunan Türk Ordusu’na yönelik operasyona kalkıştı.

Bununla yetinmeyen dört ülke Türkiye’nin asker bulundurduğu Somali’ye saldırdı.

Türkiye’yi sıkıştırmak isteyen Suudi Arabistan, BAE, Bahreyn ve Mısır, Türk askerinin bulunduğu Katar’ı işgale kalkıştı.

Hem ABD hem de İran destekli Irak ordusu Kuzey bölgelerine operasyon sürdüren Türk askerine karşı harekete geçti.

Bu arada Türkiye ve Rusya’nın ayrı ayrı müdahil olduğu Ermenistan-Azerbeycan cephesinde büyük bir savaş patlak verdi.

Oldu olacak Ege ve Akdeniz’de AB’nin destek verdiği Yunanistan ve Güney Kıbrıs provakasyon yaptı.

Türkiye’nin her cephede “Yedi düvele” karşı savaştığını gören ABD ve Batı destekli PYD/YPG harekete geçti.

Elbette bu bir senaryo ama sonuçta Ankara kendine göre hesap yaparken başkaları da tek tek ya da birlikte Erdoğan’ın önünü kesmeye çalışacaktır.

Erdoğan’ın arkasında 600 bin nüfuslu Katar ve dünya İslamcıları var.

Silahlı ya da silahsız.

Hepsi de Erdoğan’ı seviyor.

Hepsi bugün Ayasofya heyecanını yaşıyor.

Kolay değil İstanbul yeniden fethediliyor, Erdoğan yeniden İslam devletini kuruyor, hilafet geri geliyor.

Bu arada da Haçlılara son darbe vuruluyor ve dünya Müslümanlarının kurtuluşu sağlanıyor.

Açlık, sefalet, yoksulluk ve cehalet kimin umurunda?

Din ve iman işi tamamsa gerisi kolay.

Söylenecek çok fazla bir şey kalmadı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan içeride ve dışarıda kendi ideolojik tercihleri doğrultusunda yoluna devam edecek.

Buna ister macera deyin ister strateji.

Ben askeri konulardan anlamam ama görüntü hiç de kolay değil.

İstediği kadar güçlü olsun hiç bir ülke bu kadar riski tek seferde

göze alamaz.

Sovyetler Birliği en güçlü olduğu dönemde bile Afganistan’da yenildi.

2001’de Afganistan’ı işgal eden ABD, 30 yıl aradan sonra Taliban’la masaya oturdu.

Irak’da ise ABD 8 yıl sonra çekilmek zorunda kaldı.

Başka bir çok örnek var.

Erdoğan ilgilendiği ülkelerde kendi yandaşı gruplara güvenmiş olabilir ama orta vadede bu gruplar işe yaramaz.

Amerikalılar Vietnam’da ülkeyi ve halkı ikiye bölmüştü ama yine de yenildiler.

Örnekler çok ve hiç birinde Türkiye orta ve uzun vadede şanslı görünmüyor çünkü sözünü ettiğim tüm bölgelerde kargaşa kaçınılmaz olacaktır.

Peki ekonomisi çok zor durumda olan bir Türkiye’nin halkın en az yarısıyla kavgalı
olan bir Erdoğan’la sizce ne kadar dayanabilir?


Haydi diyelim ki “İman gücü” ile Erdoğan dayandı peki Türkiye nereye kadar dayanabilir?

Elbette bazıları “Türk Ordusu ve Türk Milleti herkesle baş edebilir” diyecektir ama savaşlar yalnızca hamasetle kazanılamıyor.

Türkiye ve dünya tarihini okumakta yarar var.

Ama öncesinde halimize bakmalı.

Bunlar güzel günlerimiz.