Korkusuz

Bir bardak suya hasret bıraktılar

Bir bardak suya hasret bıraktılar
AKP sözcüleri ağızlarını her açtığında, CHP’li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın hizmet üretmediğini söylüyor. Bunu söyleyen AKP’liler, hizmet verilmesine nasıl engel olduklarını ise anlatmıyor.

PAHALI HİZMETİ DAYATIYORLAR

Haziran ayının ortalarında Korkusuz’daki köşemde Sağlık Bakanlığı’na bağlı İstanbul’daki hastane kantinlerinin 2019 yılının Nisan ayına kadar AKP’li İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından işletildiğini, ancak bakanlığın belediye başkanı değiştiği için bu kantinlerin sözleşmelerini yenilemeyeceğini duyurmuştum. Ne yazık ki; tam da yazımda söylediğim gibi oldu. AKP’li Bakanlık, İBB’yi Ekrem İmamoğlu’nun kazanmasının ardından İBB’ye bağlı BELTUR tarafından işletilen kantinlerin sözleşmelerini yenilemedi.  Bakanlık yetkilileri, BELTUR kantinlerinin hizmete devam etmesine izin vermezken, kantinlere alternatif olarak bahçelere “otomat”  denilen ve para atılarak çalışan küçük makineleri yerleştirdi.

[caption id="attachment_297324" align="alignnone" width="600"] Fahrettin Koca[/caption]

FİYAT FARKI

Üstelik bu otomatlar, hem kantinlerin işlevini yerine getirmekten uzak, hem de kantinlere göre daha pahalı… Örneğin, su BELTUR’un işlettiği hastane kantininde 50 kuruşa satılıyordu. Aynı su otomatta 3 TL… Keza, kahve BELTUR’da 1 TL idi. Bakanlığın otomatında ise şu an 3.5 TL… Bakanlık hem pahalıya satıyor, hem de makineleri kullanmakta zorluk çeken insanlara eziyet çektiriyor.

[caption id="attachment_297325" align="alignnone" width="600"] Ekrem İmamoğlu[/caption]

İNADIM İNAT!

Benim kamuoyu gündemine getirdiğim bu konunun üzerinden tam beş ay geçti. Fahrettin Koca’nın yönettiği Sağlık Bakanlığı, İstanbul’daki kamu hastanelerinde yer alan yaklaşık 48 kantinin sözleşmesini  o günden bugüne yenilemedi. Böylece, İBB’ye bağlı BELTUR’un halka ucuza hizmet vermesinin önüne geçildi. Oysa ki; bu kantinler hem personele hem de hasta ziyaretine gelen binlerce kişiye hizmet veriyordu. AKP’li Sağlık Bakanlığı, kantinleri sırf CHP’li İBB işletiyor diye açtırmıyor.

ÇARPICI SÖZLER

Önceki gün bir kamu hastanesinin yetkilisini aradım ve “Kantinlerle ilgili bir gelişme var mı?” diye sordum. Hastanenin üst düzey yetkilisi olan bürokrat, “Herhangi bir gelişme yok. Kantinler beş aydır kapalı. Henüz bir ihale de yapılmadı. Vatandaş hastane bahçesinde bir bardak suya hasret kaldı” dedi.

PARTİZANLIK YÜZÜNDEN… 

Şu rezalete bakar mısınız! Hastaneye gelen vatandaşlar, kantinler kapalı olduğu için bir çay içip bir tost yiyemiyor! Yakınının ameliyattan çıkmasını beklerken oturup iki söz edemiyor. Ya da o sırada bir vakit geçirmek için bir gazete bile alıp okuyamıyor.



GAZETE KORKUSU

Belli ki; Sağlık Bakanlığı daha önce sadece AKP’yi destekleyen gazetelerin satıldığı BELTUR kantinlerinde, yönetimin değişmesiyle birlikte muhalif gazetelerin yer alacağını düşünerek buna da engel olmak istiyor.

Şu çok açık ki; İmamoğlu’nun yönetimindeki BELTUR’un işleteceği hastane kantinlerinde, Sözcü, Korkusuz, Cumhuriyet, Evrensel, Birgün, Yeniçağ, Karar ve Milli Gazete de satışa sunulacaktır.  Bakanlık 48 kantinde ortaya çıkacak bu tabloya da tahammül edemiyor.

BIKTIRAN ZİHNİYET!

Gördüğünüz üzere, hastanelerin kantinleri aylardır kapalı. Konuştuğum  hastane yetkilisi, “Ne zaman açılacağını hiç kimse bilmiyor” diyor. Çünkü; şu ana dek herhangi bir ihale yapılmış da değil…  Halk, AKP’nin bıktırıp usandıran bu partizan tutumu yüzünden hastane yetkilisinin söylediği üzere, “bir bardak suya”, hizmete ve ayrımsız bir Türkiye’ye hasret kalıyor.

Camiler TÜGVA’nın oyun alanı mı!


AKP iktidarının besleyip büyüttüğü ve kendine kadro devşirmeye çalıştığı TÜGVA, kamuoyundaki eleştireler sonrası ne yapacağını iyice şaşırdı. Kendilerine yöneltilen suçlamalara cevap veremeyen TÜGVA, İslam’ı istismar etmenin en çarpıcı örneklerini sergilemeye başladı. Kimi TÜGVA yöneticisi “Bize yapılan İslam’a saldırıdır” dedi, kimi ise “Bayrak, ezan, millet” edebiyatına sarıldı.



REZALET!

Kendilerini bu söyleme o denli kaptırmışlar ki; TÜGVA Hakkari Şubesi, istismarda çıtayı daha da yukarı çekti. Hakkari’deki TÜGVA’cılar, ‘’bayrak, ezan, cami” demek yerine, doğrudan caminin içinde ve minberin önünde basın açıklaması yaptı.

TÜGVA’cıların camideki açıklamalarında ne dediklerini buraya aktarmıyorum. Söyledikleri deli saçmasından öte bir şey değil zaten… Ancak yaptıkları ise bir o kadar çarpıcı… Güya sivil olan bir vakıf, camiyi istediği zaman açtırabiliyor ve caminin içinde basın açıklaması gerçekleştirebiliyor. TÜGVA’nın yaptığı istismara mı yoksa camileri artık arka bahçeleri gibi gördüklerine  mi yanarsınız… Tercih sizin…

HEP AYNI TAKTİKLER

İşte 20 yıllık AKP iktidarında ‘’İslam’’ın getirildiği nokta! Yolsuzluk ve adam kayırmakla suçlanan AKP’nin vakfı, caminin içinde basın açıklaması yapıyor ve hala halkı kandırmaya çalışıyor. Oysa ki; yaptıkları istismardan başka bir şey değil. Artık halk da bu gerçeği görmeye başladığı için, AKP yüzde 30’ların altına iniyor. Ve bu iniş istikrarlı bir biçimde sürüyor…