Biden o kelimeyi kullanacak mı?…
Sözde Ermeni soykırım iddialarının yıldönümü...
ABD ile neredeyse kopma noktasına gelen ilişkilerimiz için yeni bir dönemeç bugün.
Acaba Başkan Biden bugün soykırım kelimesini kullanacak mı?
★★★
Türkler Ermenilere soykırım uyguladı kararı...
Senatodan geçti.
Temsilciler meclisinden geçti.
Başkanın masasına kadar geldi.
Trump imzalamamış bekletmişti.
Ondan önceki Obama ise sadece ‘büyük felaket’ demekle yetinmişti.
★★★
Peki Biden bugün ne yapacak?
Soykırım kelimesini kullanarak Türkiye ile köprüleri atacak mı?
Yoksa pas geçerek kapıyı az da olsa açık bırakacak mı?
[caption id="attachment_6392727" align="alignnone" width="600"]
Biden[/caption]★★★
ABD’de yaşayan gazeteci arkadaşımız Ali Çınar’a sordum.
-ABD’de son durum nedir Ali?
-Gürkan Bey, bence yüzde % 60 Biden soykırımı tanıyacak.
-Neden peki? Türkiye’ye bıçak çekmiş olmaz mı? Çok ileri bir hamle değil mi?
Köprüleri neden böyle ansızın atsın?
“Bence öyle değil.
Kaybedecek bir şeyi yok.
Soykırımı tanımayarak neden Türkiye’ye kredi tanısın?
Ermeni ve rum lobilerinin baskısı çok arttı.
Newyork Times başta olmak üzere onaylayacağı bilgisi basına sızdırıldı. Bu manidardır.
Beyaz Saray sözcüsü (more to come) yani fazlası Cumartesi günü dedi geçen gün.
Kongre’nin baskısı çok arttı. İki günde 107 üye mektup yazdı. Ki içlerinde Türk dostluk grubu üyeleri de var.
Unutmayalım. En önemli faktörlerden biri de Kamala Harris faktörüdür. Ermeni tezlerinin ABD’de bayraktarlığını yapıyor.”
★★★
“Gürkan Bey, bu sebeplerden dolayı ben pek umutlu değilim.”
Gazeteci arkadaşım Ali Çınar’a güvenirim. ABD’de nabzı iyi tutar. Havayı iyi koklar.
O umutsuz...
Biden’ın soykırımı tanıması daha büyük ihtimal diyor.
★★★
Ankara’dan beklenti ise Biden’ın 4 ayın sonunda bugün Erdoğan’ı arayacağı yönünde.
Onu da sordum Ali Çınar’a...
“Burada (ABD’de) hiç öyle bir hava yok dedi. Ama bekleyelim görelim” diye ekledi.
★★★
Evet...
Biden bugün o kelimeyi kullanırsa...
Yani...
‘Soykırım uygulanmıştır’ derse...
ABD ile aramızda hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.
70 yıldır düşe kalka devam eden müteffikliğimiz... Ruhen bitecek...
ABD Dışişleri Bakanı Blinken en son bize “Sözde müttefik” demişti...
Artık biz de “eski müttefik” diyeceğiz.
Dağ fare doğurdu
Kabine değişikliği dedikodusu neredeyse bir yıldır vardı.
Bir yıldır şu bakan gidecek bu bakan gelecek diyenler...
Falanca bakan odasını topladı... Vedalaştı diyenler...
Bakan loto oynayanlar...
Ben bu laflara hep tedbirli yaklaşanlardandım.
Çıktığım pek çok tv programında da söylemiştim.
Kabine bir denge üzerinde duruyor.
Ve 6 bakanlık var ki... Asla değiştirilemez.
Milli Savunma... İçişleri... Adalet...
Bunlar ilk üç...
Sonra...
Dışişleri... Sağlık... Milli Eğitim...
Bunlar da ikinci üç...
Bu altı bakanlık denge üzerinde duran bakanlıklar...
Bunlarda bir değişim olmadıktan sonra siyasi bir okuma yapmak anlamsızdır.
Buna Hazine ve Maliye bile dahil...
★★★
Tam da öyle oldu...
Ne yeni gelenler ne de gidenlerin siyasi bir etkisi hissedilmedi.
★★★
Ama şunu gördük...
Hem Ak Parti Kongresi’nde... Hem de aylardır beklenen kabine değişikliğinde...
İktidar hem yeni kadro üretemiyor...
Hem de siyaseten dar bir çembere sıkışmış...
Ne yeni bir isim çıkarabiliyorlar...
Ne de güçlü bir siyasi figürü sahneye sürebiliyorlar.
Kilitlenmiş haldeler...
SİYASETİN CISS SÖZLÜĞÜ
Benzetme ve örnekler Menderes üzerinden verilemez. Adnan Menderes üzerinden anlatacağınız her olay yanlış anlaşılmaya ve hatta istismara müsait konudur. Menderesler’in idamı demokrasi tarihimizin açık bir yarasıdır. Dolayısıyla onun dönemi diğer dönemler gibi tartışılamaz.
