Korkusuz
Memduh Bayraktaroğlu

Bencil hesapçı kafalar ne fena?..

Kılıçdaroğlu şöyle bir:

“Kara ironi” yaptı...

“Çöp konteynerleri iyi ki var, on binlerce kişi o çöplerden geçiniyor!..”.





Vicdanı olanların yürekleri yandı...

Acıma duygularını yitirmiş olanlar ise...

Kılıçdaroğlu’nun bu “insanî” hassasiyetini:

“Bu ülkede milyonlarca insan, çöp konteynerlerinden beslenmiyor...” diyerek eleştirdi:





Oysa...

Anayasamızın 2. Maddesi’nde şöyle yazıyor:

“........ Türkiye Cumhuriyeti, demokratik, laik ve sosyal, bir hukuk devletidir...”.



Anayasasında böyle bir ifadeye yer veren devlet...

Ve o ülkenin gazetecisi:

“N’olcak canım?.. Çöplükten yemek artığı toplayarak karnını doyuran kaç kişi var ki?” diye o zavallı insanların çilelerini küçümseyemez...



O çilelere...

O acılara dikkat çeken bir ana muhalefet partisi lideri ise eleştirilmez...

Aksine:

Uyarılarına kulak verilir...

Kamuoyu desteği istenir...



Bencil hesapçı kafalar ne fena?..

Nasıl da merhametsiz...



Allah kimseyi...

Fukaralıktan sonra aşırı zengin edip de hazımsız yapmasın...

Amin...

BEKRİ MUSTAFA’NIN YENİ CAMİ İMAMLIĞINA ATANMASI GİBİ...


Kamuoyu onu:

Aynı mülki düzeyde olduğu Cumhurbaşkanı’nın karşısında...

Cübbesinin olmayan düğmelerini iki eliyle iliklemeye çalışması...

Ve...

Cumhurbaşkanı otururken...

Yanında, “Er” gibi “hazır ol” vaziyette dikilmesiyle tanıdı...





Hanımefendi:

Anayasamızda yer alan Kuvvetler Ayrılığı İlkesini ayaklar altına almış...

Bir başka kuvvetin karşısında kendini (Elbette Yargı’yı):

“Ezik” ve “emir eri” gibi göstermişti...



Bitmedi...

Bu Hanımefendi’nin kızı...

Önce hakimliğe atandı...

Çektiği kurada, görev yerinin Elazığ olduğu anlaşıldı....

Ancak...



Yorulmasın (!) diye...

Göreve başlaması gereken Elazığ’a gitmedi...

Ve...

Doğrudan Yargıtay hakimliğine getirildi...



Ondan üç gün sonra da:

Cumhurbaşkanlığında görevlendirildi...



Evet, Danıştay eski Başkanı Zerrin Güngör’den söz ediyorum...

O artık:

Kamu Görevlileri Etik Kurulu Başkanı...



Bekri Mustafa merhumun...

Yeni Cami imamlığına atanması gibi bir şey yani...

ERDOĞAN’IN BÜTÜN TALEPLERİ YERİNE GETİRMESİ ŞART...


Sezgin Baran Korkmaz olayı, Avrupa basınının gündeminde....

Avusturya’nın Der Standart gazetesi:

“ABD 220 yıl ceza istiyor. Tüm varlığına el koyacak. Kurtulmak için, ABD’li müfettişlerle iş birliği yapıp ikinci Reza Zarrab olabilir. Bu Türk hükümeti için sinir bozucu” yorumunu yaptı.



Avusturya yargısı da ne kadar “bağımsız” olursa olsun...

Biden ne derse onu yapacaktır...



Biden:

“ABD’ye gönderin” derse SBK, ABD yolcusu...

“Türkiye’ye iade edin” derse...

SBK birkaç aya kalmaz Türkiye’de olur...



Türkiye’de olabilmesi için tabii ki...

Erdoğan’ın, Biden’ın bütün taleplerini yerine getirmesi şart...

KILIÇDAROĞLU’DAN ÖĞRENMİŞ OLABİLİR Mİ?..


Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişimi olduğunu kimden öğrenmişti?

Eniştesinden?



Erdoğan, MB’nın 128 milyar dolar döviz rezervinin satıldığını...

Ve rezervlerin 50 milyar dolar eksiye düştüğünü kimden öğrenmişti?

Eski Maliye Bakanı’ndan...



Erdoğan, AKP-HDP arasında sürdürülen...

Ve...

28 Şubat 2015 günü Dolmabahçe Sarayı’nda yapılan son görüşmede sağlanan mutabakat sonucu:

Ön protokol imzalandığını kimden öğrenmişti?..

Medyadan...



Şimdi şunu merak ediyorum:

Erdoğan, Diyarbakır’da okuduğu şiirin:

Büyük Kürdistan Hükümdarına methiye olduğunu...

Kimden öğrendi?..



Kılıçdaroğlu’dan öğrenmiş olabilir mi?..

YAKINLARDAN BİRİNİN İŞLEDİĞİ SUÇLARI KINAYABİLMEK...


Canan Kaftancıoğlu’nun ağabeylerinden biri; “görevi kötüye kullanma” suçlamasıyla aranıyordu...

Fethiye’de polis tarafından yakalandı...

İfadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı...



Kaftancıoğlu; bu kişinin biyolojik kardeşi olduğunu...

Ancak...

Annesinin, babasının ve ailesinin yüzünü yere düşürdüğü andan itibaren...

Ve iyi niyetle kendisine uzanan elleri de görmezden gelmesi üzerine:

Kendisiyle çok çok uzun yıllardır hiçbir irtibatlarının olmadığını açıkladı...

Ve...

Şöyle dedi:



“Ailesinin güvenini kötüye kullanmış birisi için, ‘başkalarının güvenini kötüye kullanmamıştır’ diyememenin üzüntüsünü yaşıyorum. Hukuk karşısında işlemiş olduğu bir suç varsa eğer mutlaka cezasını çekecektir, çekmelidir...”.



Bu cümleler ve benzerlerini iktidar partileri sözcülerinden duyabilmek:

Gelecekle ilgili umutlarımızı yeşertecek...

İNANMAYANLARA KASTIN NE ARKADAŞ?..


Akademisyenmiş...

Adı, Mustafa Çalık’mış...

“Kemal Paşa eliyle zorla dayatılan Medeni Kanun’un zina maddesini tanımıyorum” demiş...



İki kadınla evliymiş...

Bir imam...

İki de yalancı şahit buldu mu?..

İsterse...

Üçüncü ve hatta...

Dördüncüyü de alabileceği için...

O kafada olması normal...



İyi de...

Bu arkadaşın...

Hiç inanmayanlara kastı ne?..