Bakar kör bir iktidar
Tekel bayilerine getirdiği yasağı “haksız rekabet olmasın” cingözlüğü ile marketlere, zincir marketlere de yaydı! Tekel esnafı isyan etti, “Açlıktan öleceğiz bu gidişle” diye haykırdı, dönüp bakmadılar bile…
Bu arada salgın alıp başını gitmiş, yoğun bakımlar ağzına kadar dolmuş, vaka ve ölüm sayıları zirveye çıkmıştı! Her gün üç uçak dolusu insanımızı kaybediyorduk! Bilim insanları “tam kapanma” diye feryat ediyordu…
-Saray, sonunda 18 günlük tam kapanma kararını açıkladı.
Ama ortada tam kapanma diye bir şey olmadığı DİSK’in raporuyla ortaya çıktı; milletin neredeyse yarısı, çalışanların dörtte üçü kapanmadan muaf tutulmuştu! Üstüne üstlük sosyal destek namına “tek kuruş” bile yoktu!
-Ama saldık çayıra mevlam kayıra vardı!
İşte tam bu karmaşa içinde kanunda olmamasına, açıklanan genelgede yar almamasına karşın 18 günlük dönemde “tam içki yasağı” açıklanıverdi!
İçişleri Bakanı sıfatlı zat, NTV isimli televizyonda “gazeteci” kılıklı muhteremlerin lütfedip sordukları “İçki yasağı” konusunda öyle bir açıklama yaptı ki, benim ekran başında yüzüm kızardı valla! Ama “gazeteci” kılıklı arkadaşların elindeki kağıtta “başka alkol sorusu yok” yazıyor olmalıydı ki başka soru sormadılar!
-Ancak, iktidarın “yaptım, oldu” işlemi bu kez büyük tepkileri beraberinde getirmiş, yurttaş “Yaşam tarzımıza müdahale ediliyor” tepkisi gösterirken esnaf da “Artık yeter” deyivermişti!
O tebliğ yasal mı?..
Önce aklıma takılan bir soruyu paylaşayım:
-Alkole bu denli kanunsuz, anayasaya aykırı bir yasak getirilirken, Diaggio, Mey, Tuborg, Efes gibi içki devlerinden niçin bir “tık” bile çıkmadı acaba?..
Bu yasak onlar için de bir “felaket” anlamına gelmiyor mu? Yoksa “korku dağları mı bekliyor?” Yoksa bu kararın ardından neredeyse tüm stoklarını erittikleri için pek mi memnunlar?!.
Konumuza dönelim; ancak bir şirkette iç yazışmada kullanılabilecek tebliğ benzeri bir belgeyi Tekel esnafına imzalatarak bu işin içinden çıkılabildi mi?
Çıkılamadı tabii ki! Mesela Türkiye Tekel Bayiler Başkanı Özgür Aybaş, yasal hiçbir dayanağı olmayan bu belgeyi paylaşarak “Hiçbir meslektaşım bu tebliği imzalamasın, imzadan imtina etme hakkınız anayasal haktır” dedi!
Dahası var; Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu Başkanı Bendevi Palandöken, “Olmayan yasağı konuşuyoruz” diyerek şu açıklamayı yaptı:
-Cumhurbaşkanlığı kabine toplantısından yasakla ilgili bir karar çıkmadı. İçişleri Bakanlığı’ndan da satış yasağına ilişkin genelge gelmedi. Kendi kafamıza göre mi yasak uygulayacağız. Mevzuata baktık, yasağı göremedik. Doğal olarak satmaya devam edeceğiz!”
Palandöken, bir genelge yayımlanırsa o zaman gereğini yapacaklarını da eklemeyi ihmal etmedi! Sahi, iktidar neden bir genelge yayımlamıyor; yoksa kanunen “suç olacağı” şeklinde bir endişesi mi var?!
Bitmedi; Şanlıurfa’nın Haliliye ilçesinde bir ilk yaşandı, “tam kapanma” kararına tepki gösteren bir kısım esnaf yasak saatinde işyerlerini kapatmayıp “Yeter artık” diyerek eylem yaptı! Zabıta başa çıkamayınca polisten yardım istedi. Olay yerine gelen polisle esnaf arasında
önce gerginlik yaşandı. Sonrasında polisin esnafı ikna çalışması yapması kameralara yansıdı!..
-Aferin iktidara, sonunda halkla güvenlik güçlerini karşı karşıya getirmeyi de başardı!
Diğer bir deyişle bu gidiş, iyi bir gidiş değil…
Sahte içki konusunda B planınız var mı beyler!?
Naçizane bir sorum da olacak:
İçki satışının yasaklandığı süreçte, kaçak ve sahte içki sorununu nasıl çözecek sayın iktidar?!.
Öyle ya, normal şartlarda, yani içkiye akıl almaz zamların yapılması sonucu zaten patlamış olan, insanlarımızı hatta turistleri dahi sapır sapır mezara gönderen sahte içki, büyük paralar götüren kaçak içki meselesini de düşünmüştür herhalde! Önümüzdeki günlerde maazallah insanlar ölmeye başlarsa ne olacak, bir “B planı” vardır umarım!..
Kısacası, artık en basit konuları bile eline yüzüne bulaştırma mahareti gösteren sayın “en büyük Türk büyükleri” dün de söz ettiğim “ideolojik saplantıları” nedeniyle sapla samanı birbirine iyice karıştırmaya başladı…
-Artık bakıyorlar ama görmüyorlar!..
