Korkusuz
Utkan Aydın

Atarken iyi yerken kötü

Uluslar Ligi’nde final haftalarına, Avrupa Şampiyonası’nın ise başlangıcına hazırlanan Türkiye’nin Hırvatistan performansını nasıl değerlendirmeli... Bardağın dolu tarafını mı boş yanını mı görsek? Aslında milli takım da tam Türkiye gibi... Her şeyden biraz var ama hiçbir şeyden tam olarak yok. Hücum gücü inanılmaz. Cengiz, Hakan, Yusuf, Cenk, Deniz, Orkun, Burak, Efecan, Enes ve Kenan... Savunma daha da güçlü; Ozan, Merih, Kaan, Nazım, Zeki ve geri dönüşünü yapan Caner... Kalecilerimiz, orta sahamız gırla. Peki neden 6 maçtır kazanamıyoruz? Defansımız neden her üzerine gelen topta panik yapıyor? Orta alan neden gereken sertliği gösteremiyor, hücum oyuncuları neden daha acımasız değil?

Şenol Güneş, maçtan önce “Aşmamız gereken bir duvar var” diyordu. Güçlü rakiplerle oynamayı bu yüzden istediğini söylüyordu, yani takımına özgüven gerektiğini biliyordu. Güneş’in en önemli sorunu takımının mentalitesiyle. “Biz her takımı yeneriz” psikolojisini takımına yerleştirirse önümüz açık. Yoksa atarken en iyilerin görüntüsünü, yerken de en kötülerin seviyesini izletiriz.