Korkusuz

‘Alevi’ tartışmasını Temel Bey bitirebilir...

‘Alevi’ tartışmasını Temel Bey bitirebilir...
Türk siyaseti yine bir ‘kimlik tartışması’nın içine düştü. İYİ Parti Milletvekili İbrahim Halil Oral, sorumsuz bir siyasetçi örneği gösterdi ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Alevi inancına sahip olmasının seçimlerde bir dezavantaja dönüşebileceğini söyledi. Oral’ın bir Youtube kanalında söylediği bu sözler, gündeme bomba gibi düştü. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ise Oral’ın sözlerini sahiplenmediğini göstererek ‘amasız fakatsız’ bir şekilde özür diledi. Oral’ı da CHP Genel Merkezi’ne göndererek Kılıçdaroğlu’ndan özür dilemesini sağladı.



BİR HAMLE DE TEME BEY’DEN...

İkinci hamle ise Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’ndan geldi. Karamollaoğlu, CHP lideri Kılıçdaroğlu’na yönelik sözlerden ötürü yaşadığı üzüntüyü sosyal medya hesabından dile getirdi. SP lideri, “Yöneticide aranan vasıf mezhep değil; dürüstlük, adalet ve liyakat olmalıdır” dedi. Karamollaoğlu, yaşanan tartışmanın Türkiye’ye ‘kötülük’ olduğunun altını da çizdi.

SP liderinin sözleri üzerine, aynı gün TV 100’de katıldığım bir programda, bu tavrın çok önemli olduğunu belirterek Karamollaoğlu’na seslendim. SP liderine, “İşte size tarihi fırsat... O halde çıkın ve ‘Adayımız Kılıçdaroğlu’dur’ deyin. Böylece hepimizi üzen ve kıran bu tartışma da son bulsun’’ çağrısı yaptım.

Devam edelim...

Temel Bey siyasi jest yapar mı?


Bu düşüncemde yalnız olmadığımı hafta sonu sohbet ettiğim CHP’lilerle konuşunca daha net gördüm. Sohbetlerden çıkardığım genel sonuç şu:

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ‘her koşulda’ cumhurbaşkanı adayı. CHP lideri, kendisini ‘her türlü senaryoya’ da hazırlamış.

Bunun anlamı; Kılıçdaroğlu’nun şartlar uygun olduğu takdirde Millet İttifakı’nın, şartlar oluşmadığı takdirde ise CHP’nin cumhurbaşkanı adayı olarak yarışa gireceğidir... Kılıçdaroğlu, kendisini Millet İttifakı içinden başka adaylar çıkabileceği düşüncesine de hazırlamış...

CHP lideri tüm çalışmalarını adaylık üzerine kuruyor ve planlarını da buna göre yapıyor. Bugün itibariyle denilebilir ki; Kılıçdaroğlu güne cumhurbaşkanı adayı olarak başlıyor ve cumhurbaşkanı adayı olarak bitiriyor.

KILIÇDAROĞLU’NUN GÜNDEMİNDE YOK

Yaşanan ‘Alevi aday’ tartışması ise Kılıçdaroğlu’nun gündemini işgal etmiyor. Zira; CHP Genel Merkezi’ne gönderilen bir kamuoyu araştırmasına göre, bu tartışma toplumun gündeminin en alt sıralarında... CHP’liler bu araştırmayı görünce biraz da rahatlamışlar. Kılıçdaroğlu’nun adaylığı önünde hiçbir engelin olmadığını düşünüyorlar.

TEMEL BEY NE YAPAR?

Sohbet ettiğim CHP’liler, “Ancak buna rağmen, sizin TV’de dile getirdiğiniz çağrı önemli... Kim bilir; belki Temel Bey çıkar Eylül ayının başında Kemal Bey’in adaylığını açıklar. Böylece Türkiye başka bir atmosfere girer. Toplumsal barış için iyi bir adım olur’’ görüşünü ifade ediyorlar.

Bu sohbetten anladığım, CHP Genel Merkezi’ndeki beklentinin, Temel Karamollaoğlu’nun siyasi bir jest yaparak Kılıçdaroğlu’nun adaylığını kamuoyuna deklare etmesi yönünde olduğu...

Bu beklenti CHP Genel Merkezi’nde hakim görüş mü doğrusu onu bilemiyorum... Ancak böyle bir jest ve ‘ezber bozma hamlesi’ Türkiye’nin önemli bir eşiği aşmasına katkı sağlar... Hem böylece Türkiye de artık bu ‘kimlik siyaseti’nden kurtulma imkanı yakalar...

Nureddin Nebati, Berat Albayrak’la makası açınca...


Hafta sonu sadece CHP’lilerle değil, AKP’lilerle de konuştum. Sohbetimizin ana gündemi tabii ki; ekonomideki gidişattı... Konuştuğum hiçbir AKP’li, ‘’İşler iyiye gidecek’’ diyemedi.

Sohbet sırasında söz döndü dolaştı medyaya da geldi. AKP’li kaynağım, “Yapılan araştırmalar, bize en çok zararı AK Parti’yi destekleyen medyanın verdiğini ortaya koyuyor’’ dedi.



NEBATİ TAVIR ALINCA...

Sohbet sırasında bu tespiti biraz irdelemek istedim... Haliyle de “Nasıl yani?” diye sordum. Kaynağım AKP medyasına ilişkin geniş bir analiz yaptı ama ben size sadece güncel olan kısmını onun ağzından aktarayım:

“Sabah Gazetesi’ni biliyorsun. Eski bakanımız Berat Albayrak’ın kardeşi Serhat Albayrak yönetiyor. Salih Tuna, Okan Müderrisoğlu, Melih Altınok ve diğerlerinin yazılarına bakar mısınız? Açık ve örtülü olarak Hazine Bakanımız Nureddin Nebati’yi iğneliyorlar. Kimi zaman da sert yazılar yazıyorlar. Bunun sebebi belli. Nureddin Bey, Berat Bey’le makası açınca, eleştiriler de ardı sıra gelmeye başladı.”

ARALARI AÇIK MI?

Bu sözler üzerine kaynağıma ‘’Bir saniye; Nureddin Bey’le Berat Bey’in arası limoni mi?” sorusunu yönelttim. Kaynağım anlatmaya devam etti:

KRT TV’deki bir yayında ‘Nebati’yi Berat Albayrak getirdi’ demiştiniz. Bu büyük oranda doğru bir tespitti. Zaten birlikte çalışıyorlardı. Ancak Nureddin Bey zaman içinde özgün tavrını ortaya koymaya başladı. Yakın çevresine de ‘Ben Sayın Cumhurbaşkanımızın bana verdiği talimatları yerine getiririm. Ben Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatları doğrultusunda hareket eder ve onun politikalarını uygularım’ demeye başladı. Nureddin Bey’in bu tavrı, Berat Bey’de rahatsızlık yaratıyor. Ona yakın kalemler de bu rahatsızlığı yansıtıyor. Ancak bu onların kişisel rahatsızlığı değil. Onlar bir düşünceyi ifade ediyorlar..”

NELER NELER OLUYOR...

Belli ki; Sabah Gazetesi’nde son dönemlerde artan ‘Nureddin Nebati eleştirileri’ de ‘Berat Albayrak övgüleri’ de sebepsiz değil... Nebati bir anlamda ‘kazan kaldırınca’ eleştiri okları da peş peşe yağmaya başlamış...