Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın, Suriye’nin kuzeydoğusunda Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) Şam yönetimiyle entegrasyon sürecine ilişkin açıklamaları siyasette tartışma yaratmaya devam ediyor. Fidan’ın Suriye’deki gelişmelere dair değerlendirmelerine DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Cengiz Çandar’dan eleştiri gelmişti.
Çandar, Fidan’ın kullandığı “tehdit dili”nin çözüm sürecine ve toplumsal rızaya zarar verdiğini savunarak şu ifadeleri kullanmıştı:
“Sayın Dışişleri Bakanının yaptığı imalar, üstü kapalı tehditler Türkiye'de ve Suriye'de, her yerde milyonlarca Kürt'ün kalbini kırıyor ve Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Hep beraber yazmaya başlayacağız' dediği destanın yazılmasını imkânsız hale getiriyor.”
AKP’Lİ ENSARIOĞLU: YA GÖREVDEN ALINIR YA GÖREVİ BIRAKIR
Çandar’ın açıklamalarının ardından AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu’ndan da dikkat çeken bir değerlendirme geldi. Kuzey Irak merkezli ve Barzani’ye yakınlığıyla bilinen Rudaw’a konuşan Ensarioğlu, başkanlık sisteminde politika belirleyici iradenin Cumhurbaşkanı’na ait olduğunu vurguladı.
Ensarioğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iradesine aykırı bir tutum sergileyenlerin görevde kalamayacağını belirterek, bunun kendi görüşü olduğunu ifade etti. Ensarioğlu açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Bizim başkanlık sistemimizde politika belirleyici olan irade, Cumhurbaşkanı'nın iradesidir. Cumhurbaşkanı'nın iradesine aykırı tavır gösteren kişi ya görevi bırakır ya da görevden alınır. Türkiye'nin böylesine önemli meselelerinde, sıfatı ne olursa olsun, Cumhurbaşkanı'nın iradesinin üstünde bir irade olamaz ve kimse buna karşı bir irade ortaya koyamaz. Hakan Fidan'ın açıklamalarında Suriye politikasına dair bazı sertliklerin bulunduğu veya dönemin ruhunu tam yansıtmayan ifadelerin kullanıldığı söylenebilir; bunu kendi şahsi görüşüm olarak ifade ediyorum. Ancak neticede nihai politikayı Cumhurbaşkanı belirler ve son sözü o söyler."