Korkusuz

Adalet Bakanlığı, Yunan işgaline karşı hassasiyet gösterdi!..

Adalet Bakanlığı, Yunan işgaline karşı hassasiyet gösterdi!..
Milli Savunma Bakanlığı eski Genel Sekreteri emekli kurmay Albay Ümit Yalım’ın Ege’de işgal edilen Türk adaları ve kayalıkları konusunda yürüttüğü büyük mücadeleyi biliyorsunuz... Yalım, sadece basın bilgilendirmeleri ile yetinmez, elindeki tüm bilgi ve belgeleri ilgili kuruluşlarla da anında paylaşır. Ömrünü verdiği TSK’nın ordu evlerinden yasaklanması, aleyhine davalar açılması pahasına Türk topraklarının Yunan işgalinden kurtulması için soluk almadan gayret gösterir. Her yeni gelişmeyi parti ayrımı gözetmeksizin- tüm duyarsızlıklarına rağmen- mebuslara mektup yazarak belgeleriyle bildirir. Bekler durur, belki birileri yakından ilgilenir de işgale karşı mücadelesi cephesi genişler diye!.. Üşenmez, cebinden parasını harcar, çağrıldığı yerlerde konferanslar vermeye gider. Hiç üşenmez... Merak edip de “Yahu nedir bu?.. Bir de bize anlat” diyene, -memleketin neresinde olursa olsun- atlar özel arabasına gider yanına, görselleri ile birlikte saatlerce brifing verir.

★★★

Ümit Yalım, Türk topraklarının Yunan işgaline karşı yürüttüğü mücadelede işin hukuki boyutunu da eksik bırakmıyor. Cevap gelmese de (!) sık sık Cumhuriyet Savcılıklarına başvuruda bulunur. Hafta sonu, telefonda sohbet ediyorduk, “Çok ilginç bir gelişme oldu” dedi. Yalım, 21 Aralık 2020’de, “Türkiye, darbe suçu işleyen AKP Hükümeti tarafından yönetiliyor” başlıklı bir basın açıklaması yapmıştı. Yalım, açıklamasını, Cumhuriyet Savcılıkları, Hakimler ve Savcılar Kurulu, sivil toplum kuruluşları, AKP, CHP, İYİ Parti ve MHP milletvekilleri ile de paylaşmış. Elektronik posta ile gönderdiği yazısına Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nden yine e-posta ile 19 Ocak’ta cevap gelmiş.

Adalet Bakanı adına Tetkik Hakimi Melike Örnek tarafından gönderilen yazı  şöyle;

Suça ilişkin ihbar ve şikayetlerin somut deliller ile birlikte doğrudan bulunduğunuz yer Cumhuriyet Başsavcılığına veya kolluk makamlarına yapılması gerektiği, kamu görevlileri hakkındaki varsa şikayetlerin bağlı bulundukları kurumlara, hakimler ve savcılar hakkındaki varsa şikayetlerin doğrudan Hakimler ve Savcılar Kuruluna yapılması gerektiği...”

Ümit Yalım ümitlenmiş!.. Yalım, “Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nden ilk defa yazıma cevap verilmesi önemli bir gelişme. Çünkü, anılan müdürlük, Başbakan, Bakanlar, Valiler, asker kişiler v.b. kamu görevlileri hakkında soruşturma açmak için yaptıkları başvuruyu inceleyen ve soruşturma açılması için izin vermeye yetkili olan bir makam “diyor...

★★★

Neydi, Ümit Yalım’ın 21 Aralık 2020 tarihli basın açıklaması?.. Özet olarak hatırlatalım;

Tayyip Erdoğan ve AKP Hükümetlerinin iktidara gelmesiyle Türkiye sürekli olarak toprak kaybediyor. Son olarak Küçük Çuha Adası’nın da savunulmadan ve alenen Yunanistan’a teslim edilmesiyle Türkiye kendi hükümeti eliyle Anadolu kıyılarına hapsedildi. Adalar (Ege) Denizi Yunan gölüne dönüştü.

Anayasal düzeni ortadan kaldırmak darbe suçudur. Siyasal iktidarların korumakla görevli olduğu anayasal düzen, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa AKP iktidarları döneminde değişikliğe uğrayarak ortadan kalktı.

Adalar (Ege) Denizi’nde 19 Türk Adası ve 2 Türk Kayalığının 2004’ten itibaren Yunanistan tarafından işgal edilmesiyle, Türkiye batıdan bölündü ve Türkiye’nin batısında ikili devlet düzenine geçildi. Türkiye’nin batısındaki 19 Türk Adası ve 2 Türk Kayalığı Yunanistan’ın Başkenti Atina’dan yönetiliyor.



19 Türk Adası ve 2 Türk Kayalığı’nın Cumhurbaşkanlığı ve Başkomutanlık görevini Yunan Cumhurbaşkanı Madam Katerina yürütüyor. Yunan Cumhurbaşkanları, İzmir, Aydın ve Muğla İl sınırları içindeki adalarımıza elini kolunu sallayarak gelip giderken, saray yandaşları tarafından dünya lideri ilan edilen Tayyip Erdoğan, cesaret edip bu adalara gidemiyor.

Türk topraklarında, Türkçe ile birlikte Yunanca konuşuluyor, Türk bayrağı ile birlikte Yunan, Bizans ve Avrupa Birliği bayrakları dalgalanıyor ve İstiklal Marşı ile birlikte Yunan Milli Marşı da okunuyor.

Türkiye’de, Yunan askerleri kullanılarak darbe yapılmıştır. Devletin tekliği ve birliği ortadan kalkmış, otorite, Yunanistan ve İstanbul Fener Rum Patrikhanesi ile paylaşılarak Türkiye’nin batısında ikili devlet düzenine geçilmiştir.”

★★★

Milli Savunma Bakanlığı eski Genel Sekreteri emekli Kurmay Albay Ümit Yalım, son gelişme üzerine iddialarını şöyle sıralıyor;

“Darbe ve terör suçları görevle bağlantılı olmayan suçlar kapsamındadır. Erdoğan, Anayasa’da yapılan değişiklikle Cumhurbaşkanlığı döneminde işlediği suçlardan yargılanmamak için kendisini garantiye aldı. Ancak, Erdoğan, 16 Türk Adası ve 1 Türk Kayalığını Başbakanlığı döneminde Yunanistan’ın egemenliği altına koydu. Yani Erdoğan’ın Başbakanlığı döneminde işlediği suçlar nedeniyle yargılanmasının önünde kanunen ve hukuken hiçbir engel yoktur. Aynı konu anayasal düzeni ortadan kaldıran bakanlar ve asker kişiler için de geçerlidir.

Adaların işgalini belgeleyen bütün somut belgeleri sürekli olarak Cumhuriyet Savcılıklarına gönderdim ve göndermeye devam ediyorum. Bakalım bundan sonra Ankara, İzmir, Aydın ve Muğla Cumhuriyet Başsavcılıkları başta eski Başbakan Erdoğan olmak üzere anayasal düzeni ortadan kaldırarak darbe ve terör suçu işleyen bakan ve asker kişiler hakkında soruşturma izni isteyecek mi? Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü soruşturma izni verecek mi? Adalet tecelli edecek mi? Hep birlikte göreceğiz.”