Sigorta VAR
hakem kararlarının
sigortası oldu. Aynı evimizin,
arabamızın, hayat
sigortası gibi artık hakem
kararlarının da sigortası
VAR. İyi de oldu. Hemen
oracıkta, saha içinde yanlış
ya da verilmeyen kararların sigortadan telafisi
mümkün oluyor. VAR, hakem konsantrasyonunu
olumsuz etkiliyor ama sonuçta doğruların
bulunmasını sağlıyor. Bu hafta Bülent Yıldırım
ve Alper Ulusoy birbirinin aynı iki pozisyona
(oyuncunun yere düşerken koluna topun çarpması)
haklı olarak devam kararı vermesi, hakem
standardı açızından olumlu bir gelişmeydi.
Ankaragücü-Göztepe müsabakasında
Özgür Yankaya iyi çıkardı maçı.
Alanya-Başakşehir karşılaşmasında Ali
Palabıyık, Alanyalı oyuncuya önce sarı verdi,
sonra ekrana gidip rengi kırmızıya çevirdi.
Evladım nasıl sen kendin veremezsin o kırmızıyı
anlayamıyorum.
Kasımpaşa-Beşiktaş maçında Cüneyt
Çakır çok maç yönetmekten olsa gerek “Bitse
de gitsek” havasındaydı. Maçın içine giremedi
bir türlü.
Trabzonspor-Rizespor
mücadelesinde
Fırat Aydınus gayet
başarılıydı.
Galatasaray-Sivas
randevusunda Halil
Umut Meler iyi koştu,
pozisyonlara yakındı, futbolcuların
ayaklarına dolaşmadı.
Aferin Meler’e, nasıl kararlar verilmez,
verilir gayet iyi biliyor! Bir de ekran dönüşünde
sanırım daha kararlı olman gerekir.
Antalya-Fenerbahçe karşılaşmasında Ümit
Öztürk başarılıydı. Sahada olmayan futbolu
daha beter hale getirmedi.
Erzurum-Kayseri maçında Hüseyin Göçek
sakin, dingin, başarılıydı ve önceki maçlarındaki
gibi ceza sahalarına girip oyuncuların
ayaklarına dolanmadı. Bu şekilde maç yönetmek
belki Göçek’e zor gelmiştir ama doğrusu da
bu yaptığın evladım bravo sana.
Bursa-Malatya karşısılaşmasını Bülent
Yıldırım VAR ile birlikte isabetli kararlarla
tamamladı.
Akhisar-Konya mücadelesinde Alper Ulusoy
ev sahibinin penaltısını yemişsin gibi geldi
bana. Antipatik oldun daha dikkatli olmalısın
evladım.
