Korkusuz

Kıssadan hisseler

Kıssadan hisseler
Sıkıcı olabilir ama bugün de dış politika boyutlu devam ediyoruz.
Hep söylüyorum, Türkiye’de olup biten HER ŞEY dış konulara bağlıdır.
İçerde ve dışarda herkesin üç beş gündür konuştuğu gelişmelere bakalım:
1- Rus S-400 füzeleri geldi ve ABD tehditlerine devam etti.
2- Türk gemileri Kıbrıs açıklarına gitti, AB ve ABD Ankara’yı yaptırımlarla korkuttu ama Rusya ve bölgede herkes Türkiye’yi uyardı.
3- ABD, Fırat’ın doğusundan çekilme hazırlıkları yaparken; Sykes-Picot haritalarını çizen Fransa ve İngiltere, asker göndererek bölgeye yerleşmeyi planlıyor.
4- Irak Kürt Federe Bölgesi Başkanı Neçirvan Barzani’yi Elysee Sarayında misafir eden Başkan Macron, yakında Erbil’i ziyaret edeceğini söyledi. Fırat’ın doğusunu da ziyaret ederse kimse şaşırmasın. Kobani olaylarından bu yana Fransızlar PYD/YPG’ye özel ilgi gösteriyor.
5- S-400’leri satarak Türkiye’nin ABD ile ilişkilerini bozmaya çalışan Putin, İdlib’deki Nusra militanlarının Libya’ya taşınmasından söz ederek Ankara’yı dolayı bir şekilde suçladı.
6- Ankara’nın Müslüman Kardeşler kökenli silahlı gruplara destek vermesi Libya’daki durumun daha da tehlikeli bir hal almasına neden oldu.
7- Kürt kaynaklarına göre Musul ve Fırat’ın doğusunda teslim olan dört bin kadar IŞİD lideri, yöneticisi ve komutanını Amerikalılar alıp götürmüş. Geride on bin kadar militan ve onların aileleri kalmış. Onlar da YPG ve CIA’nın kontrol ettiği özel kamplarda tutuluyor. Bunların tümü er ya da geç Türkiye’nin başına bela olacaktır.
8- S-400’leri alarak Washington’ı kızdıran Ankara, anlaşılmaz bir mantıkla ABD’den F-35 uçakları ve Patriot füzeleri almaya çalışıyor.
Daha birçok gelişme var ama gelin birlikte bazı tesadüflere bakalım!
S-400’lerin getirildiği saatlerde Trump’ın yeni Büyükelçisi David Satterfield kasıtlı olarak Ankara’ya geldi. Daha önce de yazmıştım adam çok tehlikeli. Adam; BOP, Irak’ın işgali, Arap Baharı, bölgenin talan edilmesi ve Kudüs’ün İsrail’e verilmesi gibi kanlı projelerin mimarlarından.
Göreceksiniz yakın gelecekte Türk-Amerikan ilişkilerinde sürprizi bol, çok ilginç bir dönem yaşanacaktır!
Dönelim S-400’lere...
Füzeler Mürted üssüne yerleştirilecek.
Amerikalılara bir mesaj olabilir mi!
Mürted; Müslümanlığı bırakıp başka bir dine geçmiş olan kimseye denir. Yani dönek.
1402’de Ankara Savaşı olarak anılan savaşta büyük bir ihanet yaşanır. Osmanlı Devleti’nin yanında yer alacağını ilan eden Kara Tatarlar ve bazı Anadolu komutanları savaş esnasında Timur’un tarafına geçer. Böylece Timur savaşı kazanır ve Yıldırım Bayezid esir düşer. Bu nedenle savaşın yaşandığı bu alana Mürted, yani sözünden dönen, ovası denmiş.
Yüz yıllar sonra rahmetli Menderes’le birlikte Ankara ABD’nin müttefiki olunca Türkiye’nin her yerinde Amerikan üsleri kurulur. Mürted de bunlardan biriydi.
En ağır bombalara dayanıklı sığınakların yapıldığı üs,
ABD tarafından farklı amaçlar için kullanıldı. Nükleer bombaların da saklandığı üs, 1996 yılında ABD tarafından Türk Hava Kuvvetleri’ne devredildi.
O zamana kadar Türkiye, Komünist Sovyetler Birliği’nin baş düşmanıydı ve NATO’nun ön karakol görevini üstlenmişti.
Kıssadan hisseler.
Üs, 15 Temmuz 2016’da TSK içinde yuvalanan CIA destekli FETÖ militanlarının darbe girişiminin komuta merkezi olarak kullanıldı.
Hisseler daha da çoğaldı.
Peki dönelim içeriye.
1996’da, Mürted’i TSK’ya teslim eden ABD, iki yıl sonra Gülen’i alıp götürdü ve karşılığında Öcalan’ı getirip Ankara’ya teslim etti sonra da Mart 2003 Irak işgali sürecinde bu Mürted ile birlikte Türkiye’nin bir çok üs ve limanını kullanmak istedi.
1 Mart Tezkeresi’nin reddedilmesiyle, istekleri karşılanmayan ABD kısa bir süre sonra dönemin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’le siyasi ve askeri konularda Ali Babacan’la da ekonomik konularda anlaşarak istediği her şeyi aldı.
Ali Babacan, ‘Irak’a düşecek ilk bombalarla, kasamıza 8.5 milyar dolar girecek’ dedi ama dolarlar gelmedi ve Amerikalılar 4 Temmuz 2003’te yani bağımsızlık gününde Türk askerinin kafasına çuval geçirdi.
Kıssa da çok hisse de.
‘Ders alınsaydı hiç tekerrür eder miydi tarih’!