Korkusuz

Kadınlar doğa sporlarına uzak

Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu Donanımlı Dalış Kurulu üyesi Engin Kondul, ülke genelinde belgeli 200 bine yakın dalıcının sadece yüzde 30'unun kadın olduğunu söyledi. Kadınların diğer doğa sporlarına olduğu gibi dalış sporuna da uzak durduğunu belirten Kondul, bu spora daha çok üniversiteli kızların, 30 yaş üstü çalışan kadınların ve eşinden ayrılmış kadınların ilgi gösterdiğini kaydetti.

Kadınlar doğa sporlarına uzak
Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu Donanımlı Dalış Kurulu üyesi Engin Kondul, ülke genelinde belgeli 200 bine yakın dalıcının sadece yüzde 30'unun kadın olduğunu söyledi. Kadınların diğer doğa sporlarına olduğu gibi dalış sporuna da uzak durduğunu belirten Kondul, bu spora daha çok üniversiteli kızların, 30 yaş üstü çalışan kadınların ve eşinden ayrılmış kadınların ilgi gösterdiğini kaydetti.

Sualtı Sporları Federasyonu Donanımlı Dalış Kurulu Üyesi Engin Kondul, Türkiye'deki 200 bine yakın dalıcının sadece yüzde 30'unun kadın oluşunun nedenini, kadınların doğa sporlarına uzak durması olarak açıkladı. Kondul, "Kadın dalıcı sayısının düşüklüğü, erkeklerin bu konuda daha meraklı oluşu ve kadınların her doğa sporunda olduğu gibi kendilerini daha geride tutmalarından kaynaklanıyor" dedi.
'EŞİ SEVMİYORSA KADIN DA DALIŞ SPORUNDAN UZAKLAŞIYOR'

Kondul, yapılan araştırmalara göre, dalış sporuna daha çok üniversiteli kızların, eşinden ayrılan kadınların ve çalışan kadınların ilgi gösterdiğini kaydederek şunları söyledi:

"Dalış sporuna meraklı kadın eğer eşi bu sporu sevmiyorsa uzak kalıyor. Kadın eşinden dolayı sevse de buna vakit ayıramıyor. Ancak eşinden ayrılan kadınların, sevdikleri bu spora yöneldiğini gösteren araştırmalar var. Eğer erkek dalış sporunu seviyor eşi sevmiyorsa, bu da sorun. Çünkü eşi dalış yaparken kadın bütün gün teknede oturuyor. Her iki taraf bu sporu seviyorsa sorun olmuyor."

'SUALTINDA FİZİKSEL GÜCÜN ÖNEMİ YOK'

Sualtında fiziksel gücün önemi olmadığını, kadın ve erkeğin fiziksel farklılıklarının bu spora engel olmadığını ifade eden 21 yıllık dalıcı Kondul, "Tabii ki kondisyon önemli. Akıntılı sularda yüzülünce kadın erkeğe göre daha çabuk yorulabiliyor, ancak dalış sporuna baktığımızda böyle akıntılı sularla karşılaşmak her zaman başımıza gelen bir şey değil" dedi.

'KRONİK HASTALIĞI OLMAYAN HERKES DALIŞ YAPABİLİR'

Orta kulak iltihabı geçirmiş olanlar ile akciğer, kalp, tansiyon ve şeker hastalığı olanlar dışında herkesin dalış yapabileceğini ifade eden Kondul, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İlk deneme dalışlarında önce 20 dakika brifing verilir. 5 metreye kadar dalış yapılır. Ancak, 'Ben bu işi gerçekten yapacağım' denilirse 12 saatlik teorik eğitim, 5 deniz dalışı yapılır. Ardından 1 yıldız dalıcı brövesi alınır. Daha sonra en az 20 dalışı tamamlayan dalıcılar 2 yıldız dalıcı kursuna katılmaya hak kazanır. 12 saatlik teorik eğitim ve 5 deniz dalışı yaptıktan sonra ise 2 yıldız dalıcı belgesi alınır. Bu üst düzey bir belgedir. 3 yıldız bröve alanlar ise grup liderliği ve eğitmenlere asistanlık yapar."

DALIŞ PAHALI BİR SPOR DEĞİL

Dalış sporunun çok pahalı olmadığını da sözlerine ekleyen Kondul, "Hiçbir malzeme olmasa bile bir dalış merkezine giderek 100-150 TL'ye dalış yapabilir. Önemli olan bu bütçeyi ayırmak" diye konuştu. Dalış sporunun yoğun ve stresli çalışan insanlar için kendilerini dinlendirecekleri bir hobi olduğuna da dikkat çeken Kondul, "Ayrıca sosyal çevre gelişir, sualtında fotoğraf ve videolar çekilebilir. Bu özellikleriyle aslında bu sporu daha geniş kitlelere yaymak mümkün" dedi.