Korkusuz
Ümit Zileli

“Çalıştırmayın!”

Anımsayacaksınız, geçenlerde AKP’li Cumhurbaşkanı, İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu için “Topal ördek” benzetmesi yapmış, belediye meclisinde üstünlüğün kendi partisinde olduğunu belirtmişti…
Cumhuriyet Gazetesi’nin önceki gün birinci sayfasından verdiği çok ilginç haberde, Erdoğan’ın belediye meclisindeki üstünlüğünü kullanarak şu talimatı verdiğinin konuşulduğunu yazdı:
-Ekrem İmamoğlu’nu çalıştırmayın!..
İddiaya göre, partili Cumhurbaşkanı, AKP’li belediye meclisinin yöneticilerine şöyle demişti:
-Komisyonlar elinizde. Tüm vaatleri takip edeceksiniz. Suda yüzde 40 indirimi nasıl yapacak, görelim!..
Demek ki mega kent İstanbul’un “topal ördeğe” döndürülmesinin sırrı buymuş!.. Önceki gün İBB Meclisi İmamoğlu’nun başkanlığında toplandı. Meclis’in AKP’li üyeleri aldıkları talimatı cansiperane yerine getirmek için hazırlıklıydı tabii!.. Buna karşılık İmamoğlu verdiği şeffaflık sözünün gereğini yerine getirerek toplantının yurttaşlar tarafından canlı olarak izlenmesini sağladı… İlk sırada belediye çalışanlarının dört gözle beklediği üstelik süresi epey geçen sosyal denge tazminatı vardı. Teklif oya sunuldu, AKP grubu karar “aciliyet olmadığı” gerekçesiyle karşı çıktı. Ancak derslerine iyi çalışmamış olsalar gerek, bu teklifin AKP yönetimi zamanında gündeme alındığını atlamışlardı!.. AKP’lilere bu durumu hatırlatan İmamoğlu “Hassasiyetimi bir kez daha dile getireyim” dedi ancak teklif yine bu zevatın oylarıyla reddedildi!..
-İBB çalışanları ile birlikte tüm İstanbul halkı da bu durumu bi güzel izledi!..
Şimdi sırada İmamoğlu’nun İstanbul halkına verdiği ulaşımdan suya kadar önemli kalemlerde insanları ferahlatacak indirimler var… Hep birlikte izleyeceğiz; bakalım iktidar partisinin azaları, Başkan İmamoğlu’nu çalıştırmamak için nasıl çalışacak?..
-İstanbulluların gözü önünde tabii!..

“Osman Amca!..”


Çubuk’taki cenaze töreninde Kemal Kılıçdaroğlu’na yumruk atan Osman Sarıgün isimli saldırgan olaydan bir süre sonra yumruk attığı köyden 190 kilometre uzakta, Sivrihisar’da yakalandı…
İlk ifadesinde “Galeyana geldim, vurdum” diyen bu herif çıkarıldığı mahkemede tutuklandı… Sonrasında ise beni hiç şaşırtmayan bir kampanya başlatıldı!.. Yanaşma gazetelerden birinde kalem sallayan Ufuk Coşkun isimli yazar, bu herifin kelepçeli fotoğrafını sosyal medya hesabına koyarak altına şu cümleyi yazdı:
-Kimse kusura bakmasın şu görüntü kamu vicdanını yaralamıştır!..
Hangi “kamu vicdanı” acaba? Linç girişimine en ön safta katılıp, savunmasız bir insana yumruk atıp sonra 200 kilometre uzağa kaçan bir soysuz için mi?.. Gazeteci İsmail Saymaz, bu muhteremin yıllar önce terör örgütü PKK’nın elebaşı Abdullah Öcalan’a şu kitabı gönderdiğini belgesiyle yayınladı:
-Kürdüm, Doğruyum, Çalışkanım!..
Bu zatın paylaşımından hemen sonra sosyal medyada bu herifle ilgili “Osman Amca’ya özgürlük” kampanyası başlatıldı, iyi mi!.. Mesela, İzmir Çiğli Selim Diniz İlkokulu Müdürü Ayşe Çevik kampanyaya şu mesajla katıldı:
-Osman dayıyı müdafaa etmek için 800 avukat gönüllü başvuru yapmış. Gurur duydum!..
Bu hanım amca yerine “dayı” demiş!.. Minnacık çocukların okuduğu bir okulda müdür olacaksın, alçakça bir saldırıyı gerçekleştiren herifle gurur duyacaksın, öyle mi? Yazıktır,  günahtır, ayıptır!..
-Bırakın ceza filan almasını, ödüllendirildiğini bile görebiliriz, örneği çok!..

Tarihe altın harflerle geçen bayram!..


23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımızı yürekten kutluyorum…
Birisi çıkmış, Atatürk’ün bu bayramı çocuklara armağan etmesini “çok büyük bir hata” olarak nitelemiş, yetinmemiş aynen şöyle demiş:
-Siz çocuklara balon dağıtarak, o devrimin meşalesini yakamazsınız. Çocuk bayramı diye devrim unutturuluyor!..
Kendi düşüncemden önce bu saçmalığa gereken yanıtı veren Aydınlık yazarı Yavuz Alogan’ın sözlerini paylaşayım:
-23 nisan Çocuk Bayramı’dır. Çocuklar, balonlar ve krapon kağıtlarıyla kutlanır. Osmanlı ocakları, çarşaflı çocuklar ve ilahilerle kutlanmaz…
Gelelim benim düşünceme; hiç kuşku yok ki çocuklar geleceğimizdir… Büyük devrimci bu armağanı büyük bir bilinç ve ileri görüşlülükle vermiştir… Devrimi tabii ki çocuklar yapmaz, yapamaz ama o bilinci, ülkesinin çağdaşlaşmasına yapması gereken katkıyı, bir yurtsever olarak büyümeyi, gelişmeyi içselleştirir!.. Ve dünyada böylesine anlamlı bir gün yalnızca Türkiye’de çocuklara armağan edilmiştir…
-Tarihe kazınmıştır!..