Korkusuz
Ümit Zileli

Binali Bey şeytana pabucunu ters giydirdi!..

İktidar partisinin Büyükçekmece’de seçmen avına çıktığı günlerdi…
İlçe dışından takviye edilen güvenlik güçleri evleri dolaşıyor, aileleri çoluk çocuk sorguluyor, kaçak ya da hayali seçmen arıyordu!.. Mesela o ilçede oturan bir yurttaş, 40 yıllık eşinin eşi olduğunu, diğer bir yurttaşın 12 yaşındaki çocuğu da oy kullanmadığını, çünkü yaşı tutmadığını ispatlamak durumunda kalmışlardı!..
Ancak, bir türlü şöyle dişe dokunur bir sonuç elde edilememişti… İşte tam bu sıralarda sahneye Kadir Topbaş’ın istifa ettirilmesinin ardından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na atanan, Büyükçekmece Belediyesi Başkan adayı da olan Mevlüt Uysal çıktı ve şu kargaları bile kahkahaya boğan açıklamayı yaptı:
-Büyükçekmece’de 3 bin 92 seçmene baktığımız zaman, diğer kaydı düşülen seçmenlerde soyadı ismi tarandığında AK Parti’ye oy verenler olduğu kolayca tespit edilen kişiler olduğunu görüyoruz!..
Türkçe felaketti ancak Mevlüt Uysal’ın ne demek istediği açıktı; seçmenlerin soy isimlerinden AKP’li olduklarını, kendilerine oy verecekleri sonucunu çıkarıyordu!.. Peki bu nasıl oluyordu? Akıllara ilk gelen tahmin edebileceğiniz gibi “Fişleme mi var” sorusu oldu… Başkan buna açıklama getirmek için epey kıvrandı, dil döktü ama olmadı!.. Zaten bir süre sonra da Büyükçekmece unutuldu gitti; AKP bu ilçede iddia ettiği “büyük hile, usulsüzlük, organize iş” iddialarına YSK’ya verdiği dilekçelerde ufacık yer bile vermedi!
-Oyun tutmamıştı!..

Gerekçeli kararın açıklanma tarihini Cumhurbaşkanı açıkladı!..


Sonunda, aradan bir ayı aşkın süre geçtikten sonra, sahneye konulan “Sandık Kurulları’na usülsüz atama” iddiası YSK tarafından okeylendi ve İstanbul seçiminin yenilenmesi kararı verildi!..
Ancak, uzun süre bekledikten sonra 6 Mayıs’ta yalnızca iki saat içinde 7‘ye 4 oyla iptal kararı veren YSK bir türlü gerekçeli kararı yazamadı!.. Sonunda AKP’li Cumhurbaşkanı, YSK’nın gerekçeli kararı Pazartesi günü açıklayacağını açıkladı da rahatladık!.. Anımsayacaksınız seçimin iptal edildiğini de YSK’nın AKP’li temsilcisinden öğrenmiştik!.. Yeni Türkiye’de işlerin böyle yürüdüğünü de anladık ve bir kez daha rahatladık!..
Gerçektende dün erken saatlerde YSK’nın gerekçeli kararının 200 sayfanın üzerinde olduğunu öğrendik ama içeriğini yine öğrenemedik!.. Çünkü bu defa da muhalefet şerhi koyan üyelerin gerekçeleri bekleniyordu!.. Ben yazı teslim etme saatine kadar bekledim ama açıklama gelmedi mesela!..
İşte tam da bu zaman dilimi içinde AKP’nin İBB Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Binali Yıldırım’dan, Mevlüt Uysal’ı bile fersah fersah geride bırakan müthiş bir iddia geldi; ben arkadaşlarımdan duyduğumda “uydurmayın” dedim örneğin!..
-Valla yazarken bile inanamadan yazıyorum!..

Binali Bey’in iddiası YSK kararında çıkarsa ağlarım!..


Cin Ali Bey’in, pardon Binali Bey’in açıkladığı “Organize seçim hilesi” inanın şeytana bile pabucunu ters giydirecek türdendi!.. Aha da paylaşıyorum:
-Seçim günü sandık başkanı bakıyor seçmene, AK Parti’ye oy verecek gibi görünen seçmene Büyükşehir oy pusulasını vermiyor, diğer ikisini veriyor!..
Müthiş değil mi şeytan bile bu cinlik karşısında istifasını verir billahi!.. Yalnız bazı arızalar var gibi görünüyor, tek tek bakalım:
-Öncelikle üç değil, dört oy pusulası olacak. Neyse bunu geçelim; siz sandık başkanlarının hangi seçmenin kime oy vereceğini bildiğini nasıl biliyorsunuz Binali Bey?..
-O sandık kurullarında AKP’nin temsilcisi de var, diğer temsilciler de, AKP’li gözlemciler de.. Hiçbiri böylesine ayan beyan bir sahtekarlığı görmüyor mu? Çünkü bu yönde bir tane bile itiraz yok tutanaklarda!..
-Hadi onlar görmedi diyelim; “AKP’li gibi görünen” seçmenlerden bir tanesi dahi, büyükşehir adayı pusulasının olmadığını fark etmiyor mu?.. Tutanaklarda bu yönde de tek bir şerh yok!..
-Binali bey bu iddiayı ortaya atarken hem sandık başlarındaki AKP temsilcilerini hem de AKP’li yurttaşları aşağıladığının, akılsız yerine koyduğunun birazcık olsun farkında mı acaba?!.
En çok merak ettiğim konuya geleyim; Binali Bey, bu aklı kimden, nereden aldı acaba?.. Eğer YSK’nın 200 sayfalık destansı gerekçeli kararında bu yönde bir şey çıkarsa emin olun hüngür hüngür ağlarım…
-Vah benim hakimlerime, vah benim ülkeme diye dövünerek!..